5 Mayıs 2011 Perşembe

Sevgili Hıdrellez

Ben resim çizmeyi beceremem. Ama yazarak ifade edebilirim. 
Zaten istediğim şeylerin resmini yapmak da pek mümkün değil. Henüz Abidin Dino değilim ...



Herkes bu akşam çaputlarını bağlayacak, dileklerini tutacak, hatta resimlerini çizecek... Enfes!!! Dileyin, hem de en güzel dileklerinizi dileyin... Umudunuz daim olsun... Bence bu akşam bütün pencerelerin önünden geçerken Hıdrellez, bakacak yine tek tek dileklere... Gerçekleşecek mi? İşte o tamamen size kalmış... 
  



İyilik, Güzellik ve Melekler sizinle olsun!
  Dilemek aslında işin kolay yolu... Zor kısmı onları gerçekleştirmekte... Size bi sır vereyim; dilekleri gerçekleştiren Hıdrellez değil, 'SİZsiniz'... O sadece sizin içinizdeki itici güç olarak pencerinin önünde bekliyor. İstiyor ki, siz inanın ve gerçekleştirin... Sonrada pencereyi açıp uçun... 

Standart isteklerin dışında benim farklı temennilerim var bu sene. Geçen sene biliyorum biraz ironik bir mektup olmuştu ama bu sene daha farklı bir mektubum olacak...



(En büyük hayalim Boutique Book Store'uma bir adım daha yakın olmayı diliyorum...)

Ben hayat enerjisi istiyorum, istediklerimi yapabilme gücü istiyorum, hayatı sıradan ve monoton yapan herşeyi hızlı bir tuşla hayattan silmek istiyorum. Çok şey var aklımda, gerçekleştirmek için çok enerjim olmalı ben çok enerji istiyorum...

Sabah uyandığım zaman o günün bitene kadar dolu dolu yaşamak ve bunu bütün benliğimde hissetmek istiyorum. Hayattan aldıklarım kadar, hayata birşeyler katmak istiyorum. 

Bir de hayallerim var biliyorsun sevgili Hıdrellez. 81'in martından bu yana bir fiil kafama inen balyozlara rağmen kurmaktan hiç vazgeçmediğim hayallerim... Sakın onları kurma gücümü elimden alma aksine gücüme güç kat ki ben dahasını yapabileyim...

Uzun lafın kısası sevgili Hıdrellez; sen bana gereken gücü ve enerjiyi ver ben gerisini hallederim :) Doğu felsefesinde enerjiye inanıp gerisini akşına bırakmışlar... Budha'ya baksanıza karşısına almış sihirli şişelerde duran iyi ruh, sağlık ve mutlu hayatı arada iksirlerden yudumlayıp mutlulukla gülerek hayatın tadını çıkarıyor... Bir nevi hayat sarhoşluğu... 


Keyif adamıdır Budha... Sırrı çözmüştür ve herşeyi yoluna sokmuştur. Darısı başımıza ;)
 Hepinize herşeyden önce keyifli bir bahar diliyorum. Zira 2011'in 2. yarısına giriyoruz yaniii 2012'ye 6 ay var. Maya takvimine bakacak olursak durum biraz sıkıntılı biliyorsunuz :) Bol bol keyif alın hayat döngünüzden... Hatta gerekirse döngüyü ters çevirin boll boll dilekler tutun, çaputlar bağlayın ve hayal edin, en önemlisi gerçekleştirin... Ve hayatınızda olan herkese, herşeye şükredin...

Doğa muhteşem şekilde uyanmaya başladı. Dışarısı buram buram bahar kokuyor. Aslında, içimizde hayallerimizi gerçekleştirmek için gerekli enerjiyi havadaki bahar kokusu bile fişekleyebilir... Güç içimizde, enerji biz de ve herşey elimizin altında, yeter ki farkına varalım ve doğru kullanmayı bilelim...

Sevgilerimle,

İRem

2 Mayıs 2011 Pazartesi

Son Durum Değerlendirmesi

Uzuun zaman olduu... Neyseki özgürlüğümüzü kazanmış bulunuyoruz... Bir daha bu tip yasaklar yaşamamak dileğiyle, hep birlikte hoşgeldik ve hoşbulduk...

Hiç bitmeyecek gibi gelen bir kışın ardından bahar kocaman, sıcacık gülümsemesiyle içimizi ısıtmaya başladı bile...
 Ben bahara ayak uyduruyorum ve yeni bir yol çiziyorum kendime, içim kıpır kıpır... Yeni senenin 2. yarısında başarı getireceğine yürekten inandığım  yeni bir başlangıca imza atıyorum. Yeni başlangıçlar muhteşemdir. Ağırlığından kurtulmuşsundur ve yeni olanı kabul etmeye hazırsındır. İşte ben öyleyim...

Kuantumla başladı aslında bütün bu yenilik hikayesi. Artık daha pozitif bakıyorum hayata ve hayatımda olan herşeyi olumluyorum, eylemlerimi poztif ve iyi olanın üzerine kuruyorum. Dünya enejiyle meydana geldi ve biz aslında hayatımızda olmasını istediğimiz şeyleri kendimize çekmesini başarma gücüne sahibiz. Ben bunu bizzat denedim ve öyle olduğunu gördüm. Bardağın boş tarafından bakmanın hiç bir fayda sağlamadığını anladım, kendimizi ne kadar dibe çekersek, bu işin aslında ne kadar dipsiz bir eylem olduğunu anlamak geç olmuyor. Anı yaşamak, Tanrı'nın bize sunduklarını görüp en iyi şekilde değerlendirmek sadece bir defa yaacağımız hayatları güzelleştirecek en büyük unsurdur. Bu yüzden hayatımızda neyin eksik olduğuna odaklanmaktan çok, sahip olduklarımızla en iyi ne yapabiliriz noktasına odaklanmamız gerekmektedir. 

Kuantumlu hayat değerlendirmeme bundan sonra sık sık devam edeceğim :) 

Şimdiiii şu sıralar evcilik oynuyorum:) Bugün evde uzun zamandır yapmak istediğim düzenlemeleri yapmaya başladım. Bütün gün çalışırken bütün gün evde olmak nasıl bir duygu onu yaşıyorum. Aslında saçma bir iş temposundan sonra kesinlikle son derece iyi geldi... Fazla uzun sürmeyeceği için mutluyum... 

Yarın ve çarşamba hava çok güzel olacağa benziyor... Fotoğraf makinemi alıp Ankara sokaklarına çıkıcam, bakalım kadrajımdan neler gelip geçecek...   

Buarada Ankara'da haftaya Üniversitelerin şenlikleri başlıyor, kaçırmayın derim MFÖ'den, Sıla'ya ve Grupyorum'a  kadar çok geniş bir yelpaze var... Aksilik olmazsa oralardayız...

Şimdilik benden bu kadar, ama devamı olacak bu sadece sıcacık bir bahar merhabasıydı...

Sevgilerimle

İ. ERDEMLİ